Herkese merhaba!
Aralık ayı Sara Hatun hakkında yaptığımız çalışmalarla devam ediyor. Türkçe kaynaklarda Sara Hatun hakkında pek bir bilgi bulamayınca biz de Azeri lehçesinde kaynaklara da bakarak kendi kaynağımızı oluşturduk. Bu anlamda Sara Hatun hakkında derlediğimiz bilgileri burada da paylaşmak isteriz.
Sara Hatun
Sara Hatun Azerbaycan'ın ilk
kadın diplomatıdır. Pir Ali Bayındır'ın kızı, Celaleddin Ali Bey'in eşi olan
Sara Hatun, Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan'ın annesidir. Bazı kaynaklarda adı
"Saray Hatun" ya da "Sare Hatun" diye de geçmektedir.
Uzun
Hasan dış politika konularını ona danışır, en mesul diplomatik görüşmelere onu
gönderirdi. Sara Hatun bir diplomat olarak Osmanlı Devleti hükümdarı Fatih
Sultan Mehmet ile de görüşmeler gerçekleştirmiş ve iki ülke arasında önemli bir
rol üstlenmiştir. Fatih'in, Sara Hatun'u yanındakilerle beraber kendi otağında
ağırlaması ve "Ana" diye hitap etmesi, ona olan saygısını ve
yakınlığını göstermektedir.
Anadolu'da
Türk birliğini sağlamak isteyen Fatih Sultan Mehmet, bu amacına uygun olarak
Trabzon'a bir sefer düzenler. Bu sefer sırasında Akkoyunlu devleti ile Osmanlı
askerleri arasında zaman zaman küçük çarpışmalar yaşanmış, Fatih Sultan Mehmet
Uzun Hasan'a elçi göndererek kendisinin cihada çıktığını ve Müslümanlarla işi
olmadığını, davasının Trabzon'a baş eğdirmekten başka bir maksat taşımadığını
bildirir. Başta Sara Hatun olmak üzere diğer alimler, Fatih Sultan Mehmet ile
çatışmanın bu durumda uygun olmadığı görüşünü savunur ve Akkoyunlu ile Osmanlı
devletleri arasında barış yapılır. Bu barış görüşmelerine de Akkoyunlular adına
Sara Hatun elçi olarak Fatih'in huzuruna gider. Fatih Sultan Mehmet, Sara
Hatun'a "ana" diye hitap eder. Aslında Akkoyunlular ve Trabzon
arasında da bir ittifak söz konusudur ve Trabzon hükümdarının kızı Sara
Hatun'un gelinidir. Bundan dolayı Sara Hatun, işin özünde Fatih'i Trabzon
seferinden vazgeçirmeye çalışmıştır. Ancak Fatih Sultan Mehmet kararından
dönmez ve Trabzon seferine Sara Hatun'u da yanına alarak devam eder. Sefer
sırasında sarp dağlardan geçerken Fatih, attan inip yürümek zorunda kalınca
Sara Hatun, “Hey
oğul bu Trabzon-çün bunca zahmetleri çekmek neden?” diye sorar. Fatih ise “Ana,
bu zahmetler Trabzon için değildir. Belki bu zahmetler Allah içindir. Zira
elimizde İslam kılıcı vardır. Eğer bu zahmeti ihtiyar etmezsek bize gazi demek
layık olmaz. Ve hem yarın Hak hazretlerine hâcil oluruz.” der. Sara Hatun, Fatih'i vazgeçiremeyeceğini anlayınca ve fetih
hasıl olunca Sara Hatun, akrabalık ilişkilerinden dolayı Sultan'dan Trabzon
kalesini kendisine hediye etmesini ister ancak Fatih kaleyi vermez. Bununla
beraber elde edilen ganimetlerden Sara Hatun'a çokça verilerek onu saygıyla geri
gönderir.
Otlukbeli Savaşı’ndan
önce Oğuzların iki önemli boyunun yani Kayı ve Bayındırlıların kurmuş olduğu
iki devletten Bayındırlılar, Azerbaycan-Doğu Anadolu Güneydoğu Anadolu-Irak-ı
Acem ve Irak-ı Arap’ta hâkimiyetlerini kuvvetlendirerek bir imparatorluk haline
geldiler. Kayılar ise Orta Anadolu’dan Balkanlar dâhil bütün coğrafyayı
fethederek batıda büyük bir cihan devleti olarak yükseldiler. Fatih Sultan
Mehmet, Doğu Roma’nın merkezini fethederek bu yükselişi taçlandırdı. Türk
hâkimiyet telakkisi iki Oğuz devletini karşı karşıya getirdi. Bu ilk ilişki de
aslen bir Oğuz olan Sara/Saray Hatun damgasını vurarak iki hükümdarı anlaşma
noktasına getirmiştir. Bu noktada onun için “Peace-maker” yani barıştırıcı,
uzlaştırıcı olarak ifade etmemiz yerinde olacaktır. Fatih Sultan Mehmet,
Sara/Saray Hatuna, ana diye hitap ederek saygıda kusur etmemiş ve büyük
hediyeler vererek geri göndermiştir.
Sara
Hatun bir elçi olarak Karakoyunlular ile, Teymur (Timuri) hükümdarı Ebu Sait
ile, Memlükler ile diplomatik görüşmeler yapmıştır. Avrupa ülkeleri de bu
diplomat kadını yakından tanırdı. Azerbaycan'a gönderilen Avrupa, özellikle de
Venedik elçilerine verilen belgelerde mutlaka Sara Hatun ile görüşmek ve
amaçlarına ulaşmak için onun saraydaki nüfuzunu kullanmak yönünde talimatlar
verilmiştir.
Sara
Hatun iyi bir diplomat olmasının yanında adil,müşfik ve işini bilen iyi bir komutandı.
Onun aklı ve feraseti kritik anlarda hızlı karar almasına imkan verirdi. Uzun Hasan
Harput’ta annesi adına Sara Hatun Camii’ni yaptırmıştır. Yine Elazığ’da Şehir
Hastanesi açılmadan önce doğumevinin adı Sara Hatun’un adını taşıyordu.
Kaynak:
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/815870
https://az.m.wikipedia.org/wiki/Sara_xatun#
http://www.ajans23.com/s/sara-hatun-kimdir-47.html